ÇOCUKLARDA ÖZGÜVEN

Özgüven; kişinin kendini sevmesi, kişisel özelliklerinin değerini bilmesi ve bu özellikleriyle kendini en iyi ifade edebilmesi yeteneğidir. Bebek dünyaya geldiğinde kendisiyle ilgili bir fikri yoktur, çevresindeki diğer insanların kendisine davranışları ve verdikleri mesajlara göre çocuğun özgüven duygusu gelişmeye başlar. Özgüven duygusunun temeli ilk olarak annenin bebeğe gösterdiği sevgi, şefkat, kaygı, öfke, üzüntü gibi duygularla atılır; dış dünyayı güvenilir veya güvenilmez, iyi veya kötü algılaması anne ile bebek arasındaki bu duygu alışverişiyle başlar.

Her çocuk kendine özgüdür ve özeldir, aralarındaki bireysel farklılıklar ise onları eşsiz kılar. Çocuklarımızdaki bireysel özellikleri olduğu gibi kabul ederek, takdir etmek, onlara değerli olduklarını hissettirerek iyi oldukları konularda onları yüreklendirmek güven duygularını geliştirir. Böylece kendilerindeki eksiklikleri ve kusurları kabullenmeyi, onaylanan davranışları ile de gurur duyabilmeyi öğrenirler.

Çocuklardaki özgüven eksikliğinin altında kendilerini değersiz hissetmeleri, yeteneklerine güvenmemeleri, hata yapma kaygıları yatmaktadır. Çocuklar; iyi oldukları alanlarda kendilerini gösterebilmeleri, zayıf oldukları alanlarda ise kendilerini denemeleri için güvenli ortamlara ihtiyaç duyarlar;iletişimin net ve açık olduğu, duyguların dürüstçe ve korkmadan ifade edilebildiği, sorumluluğun gelişim düzeyi ve kişisel özelliklere göre dağıtıldığı aile ve eğitim ortamlarında çocukların özgüven duygusu çok daha kolay gelişir. Dış dünya, çocuğun ailede edindiği değer yada değersizlik duygusunu destekler; aile ortamında değersizlik duygusu edinmiş bir çocuğun, okulda herhangi bir konuda karşılaştığı başarısızlık kendisi ile ilgili oluşan değersizlik duygusunun pekişmesine sebep olur, değerlilik duygusu aşılanmış bir çocuğun ise bu olumsuzlukları göz ardı edebilmesi çok daha kolay olur.

Özgüven duygusunu örseleyen hatalı tutumlardan biri de eleştiridir, eleştirmek yerine yapabildiklerini yüreklendirmek çok daha doğrudur; çocuğumuza ne kadar güvenir ve inanırsak onun da kendine ve yapabileceklerine inanması o kadar mümkün olacaktır. Çocuğun bir başka çocukla kıyaslanması ise özgüven eksikliğinin en yaralayıcı sebeplerindendir; kıyaslama yerine onun iyi olduğu alanlarının keşfedilip o yönde teşvik edilmesi gerekir. Çocuklar genellikle ilgi duydukları alanlarda daha başarılı olurlar, bu nedenle, ilgilerinin farkına varılması ve ilgileri doğrultusunda teşvik edici olunması çok önemlidir; yapamayacağı şeyler konusunda beklentiye girip sonunda hayal kırıklığı yaratmak yerine ulaşabilecekleri hedeflerle başarılı olmalarını sağlamalıyız.

Çocuklarımıza koyduğumuz sınırlarla doğruların altını çizmek özgüveni destekler; ancak bunu katı kurallarla yapmamak gerekir, kuralları koyarken kararlı ve net olup aynı zamanda sevgi dolu bir ses ve gülen gözlerle yaklaşırsak sözlerimiz çok daha etkili olacaktır.Sorumluluk duygusu da özgüven duygusunun gelişimi ile yakından ilgilidir; çocuklara yaşlarına ve gelişimlerine uygun sorumluluklar vermek çocuğun kendine güvenini artıracaktır.

Kendilerine ve özelliklerine değer vermeyi öğrenen, kendini önemli hisseden çocuk kendi dışındakileri ve dış dünyayı da önemsemeyi öğrenir, kendi kararlarını kendinin verebileceğini ve bu kararlarının önemseneceğini bilir, başkalarından çekinmeden yardım isteyebilir, yaptıklarının mükemmel olmasa da kabul edilebilir olduğunu, zaaflarının insanca özellikler olduğunu bilir, hayata daha hoşgörü ile bakar, dürüsttür ve sorumluluk sahibidir, kendi değerlerinin farkında olup aynı zamanda kendi dışındaki insanların da varlığını ve değerlerini kolaylıkla kabul eder.

Özetle; anne kucağında başlayıp, devam eden ve dış dünyada edinilen kazanımlarla şekillenen özgüven duygusunun geliştirilebilmesi için; çocuğu tanımak, onu kişisel özellikleri ve ilgileri doğrultusunda yüreklendirmek, değerli olduğu duygusunu yaratmak, eleştirmek yerine yapabildikleri için onaylamak, sorumluluk vermek çok önemlidir. Büyükleri tarafından sevgi gören, fikirlerine

değer verilen ve önemsenen, güven duyulan, hataları hoş görülen kısaca olduğu gibi kabul edilen çocuğun özgüveni gelişir. Anne ve babaların ve eğitimcilerin en önemli amacı; kendi ayakları üzerinde durabilen, özgüven duygusu gelişmiş bireyler yetiştirmek olmalıdır.

Hümeyra Olcay

Psikolog

To Top